Bitmesin diyordu (bölüm 5)
KİTABIM VE BOLUMLERI HAKKINDA BANA CHAT ÜZERİNDEN GUZEL YORUMLARLA GELEN HERKESE TEŞEKKÜR ETMEK ISTERIM. KITAPTA BOLUMLERI OKURKEN AŞAĞİDA MAVI DİKDÖRTGEN KONUŞMA BALONCUĞUNA BASARAK GÖRÜŞLERİNİZİ CHAT UZERINDEN BELIRTEBILIRSINIZ. BU ZAMANA KADAR NEZAKETLE FIKIR BELIRTEN HERKESE TESEKKUR EDERIM.
-Yaaaa! Suç bulmadım beeeen!
Biz tatlı komik atışırken Timo koruduğu baskı ile sakin sakin , minik adımlar ile mutluluktan deliriyordu. O dediğim kalp atışı başlamış ve hız kesmiyordu milim milim ilerlerken. Bunu yapması ilerlemeyi kolaylaştırıyor mutlu olduğumu yüzümden hissettiği için bosalir gibi hareketin hızını arttırarak devam ediyordu. Aparat kalçama deyince sona geldiğini anladım. Yüzüme baktığı için sona geldiğinde yaptığı baskıya benim onu içerde kavrayıp boğmaya çalışarak cevap vermemle zevkten gözlerini kıstı. Buse abla ;
-İstediğiniz bir şey var mı gençler.
-Benim yok abla.
Timo döndürmeye başlayıp cevap olarak;
-Zaten istediğim şeyi yapıyorum aşkım. Kız sende aynaya bak Beyza.
Soldaki aynaya baktım. Çenesi sağ şakağıma denk geliyordu. Beraber bakarken ileri geri oynattı bir kac defa yarıya kadar çekip. Başımda aynı şekil hareket edince bunu tekrar etmeye başladı. Yüzümün hareketi hosuna gitmişti. Sonra aşağı doğru baktı. Gövdelerimize bakarken ileri geri hareket artış gösterdi. Şınav pozisyonunda gibi dirsekler kırık duruyor ve izliyordu.
-Gövden ve yüzün sallanıyor çok tatlı oluyor.
-Hımmm! Çok terliyorum ben kokmuyorum değil mi?
Dayadı burnunu enseme boyunlara derin derin çekti kokuyu. Öpüyordu oraları. Ardından yüzümü eliyle çeneden kavrayıp dudağıma yapışıp emdi. Öpücük bitince;
-Kokuyooo! Mis gibi kokuyooooorr.
Döndürerek derin derin baskı yaptı icime. Döndürme olunca sızı olsada ses etmedim. Bile isteye yapmıyordu baskıyı, tahrik oluyordu yüzüme baktıkça. Aşırı acı olmadığından lafını edecek değilim. Gövdesinin üstten baskısı ve önde vajinada içimde bulunan oyuncağa yastığın baskısı ile aldığım zevk bunu örtüyordu. Kalınlığından dolayı içerde oluşan gerginlik yaratıyordu sızıyı. Kalınlık 360 derece geriyordu içimi. Boşluk kalmıyordu onun ve benim etim arasında sanki. Yutkunur şekilde sesler veriyordu hareket ettikçe. Başım yastıktan kalkmıştı. Eliyle çenemi avuçlayıp yüzümü izledi.
-Boynun ağrır ben tutayım başını.
Aynaya yüzümü tutup izlettiriyordu olayı ve benim yüzümü de o izliyordu. Biraz devam edip başımı yastığa koyunca öne döndüm çenem yastıkta, öndeki aynaya ve ona bakarak.
-Böyle mi dursun yüzüüüm?
Çenesi ileri geri harekette, alnıma değiyordu habire. Yüzümü tam görmek için dirseklerini yaslayıp başını yükseltti göğsü değil sadece karnı değiyordu sırtıma. Yüzüm şekilden şekile girdikçe yükseldiğimi hissedip duruyordu. Nefes seslerim de artıyordu. Buse abla ;
-Canım geliyor gelmekte olaaaan!
Demişti. Durdu hemen ve baktı yüzüme , sağa sola aynalarda izledi. Sadece kan pompalar gibi oynattı arada iki üç dakika bekleyip tekrar harekete başladı.
-Hemen de yükseliyorsun. Hemen boşalmanı istemiyorum. Biraz daha bekle.
-Orgazm derdim değil. Sen ne istiyorsan onu yap.
-Tamam balım şuan çok güzel bitmesin hemen zaten benimsin tüm gün . Ne zaman istersem benimsin.
-Hıhımm! Öyle evet. Sen nasıl emredersen.
Keyifle yattı üstüme sarılıp sıkıca. Ellerimi üstten kavrayıp avuçladı. Döndürüyordu habire arada sakin, bazende ileri geri. Bazen durup kalp atışı. Dakikaları dakikalara ekledi inci kolye dizer gibi. Hiç umrumda olmadı uzayan süre. Zaten bitmesini isteyen kimdi.
-Min...yooon şeeeeyytaaaan iyiiiiiki girdin hayatımızaaa! Buseeeee sana çoooook teşekkur ederiiiiim.
-Afiyeeeet olsuuuun bitaneeeeem!
-Çoooook datlu suratı var bunuuuuun.
Bunları derken tüm bedenimi kaplayan bedeni ile ağırlığını hissettiren ve hüküm veren tavrı vardı. Solucanda içerde, bende ona sahibim , senin için onu sabitliyorum diyen emir kulu gibiydi.
-Tüm bedenin terliyor kız sünger gibisin baskı uyguladıkça suyun çıkıyor.
Evet terliyordum aşırı ve onun teri de bana temas ettiği yerlerde aramızda kaygan bir ortam yaratmıştı. Kulağıma ;
-Patlamanı ve titremeni istiyorum.
Bunu diyerek harekete başladı . Yada komut verdiği solucan, onun bedeninin içinden sana zevk çıkaracağım demişti emir eri olarak. Ritmi bozmadan aynı hızda devam etti. Soldaki aynaya bakıyordu . Esas duruşta duran bedenim belli belirsizdi bedeninin altında. Resmen yatak ile onun arasında kaybolmuştum. Kollarım ve başım hariç. Baldırlarında belli belirsiz kendini gösteren 37 numara ayaklarımın topukları haricinde. İykk! Uyyk! Yaaaa! Oooouyy! Diyen seslerimin eşliğinde onun nefesi vokal yapıyordu. Dakikalar ilerleyip solucan vakum gibi hareket ile alttaki yastık da diğer oyuncağı içime baskılayarak getirdi o zevki. Ben çırpınmaya çalıştım ilk , kıvranmaya uğraştım ama nafileydi. Debelenme gayretlerime izin vermedi bedeni. Titriyordum sadece ve o çıkarttığım sesler ağlamaklı seslere dönüştü. O durmadı bu esnada. Hareketi kesmedi solucan buradayım demeye devam ediyordu. O da gelecek sanırım dedim. Ancak hemen değil on dakika arasında ritmini bozmadan devam etti. Ardından nefes ve yutkunma sesleri ile bıraktı derdini tekrar. Bir önceki bıraktıkları ile kaynaştığını düşündüm spermlerin. Kavuşmuştu minik kuyruklu kankalar birbiriyle. Tüm derdini bırakması bir iki dakika sürdü. Tek tek gelen damlalar ile. Buse abla;
-Kal öyle hemen çıkma aşkım.
Kaldı öyle üstümde.
-Aynen kim çıkmak isterki zaten.
Dedi kulağımın içine. Solucanda istemiyor gibiydi. Mutluluktan kalp gibi atıyordu arada.
AKŞAM YEMEĞİ SONRASI
Giyinik değildim. Yemekte sadece sporcu külotum vardı üzerimde. Oda üstsüz sadece deniz şortu giymişti. Buse abla da askılı tişört ve şort giyiyordu. Buse abla tabağındaki taze fasulye yemeğinin etlerini koydu onun tabağına ;
-Kuvvetli ol yardımı olur.
Salata, fasulye ve çorba üstüne ekmek kadayıfı yedik. Tabiki gövdesine göre güzel ve bol yiyordu Timo. Bu kadar enerji boşuna gelmiyordu adama. İyi bakıyordu kendine. Buse abla iyi besliyordu onu.
-Ellerine sağlık aşkim nefis olmuşlar hepsi.
-Yarasın bitanem , enerji olsun lazım olur bu minyon şeytan için.
-Yani enerjisi bol böyle beslersen adamın enerjisi patlar tabiki.
Dedim yüzüne. Gülümsedi Timo bana bakarak. Timoya ;
-Ama öyleee ! Gördüm baya sabah beri maşallah yani.
Kalkıp banyoya gidip dişlerimi fırçalayıp geldim. O da diğer banyodan gelip masadaki bardağı alıp suyunu içti.
-Aşkım diziyi izleyelim bir bölüm daha gelmiş.
Halo adlı dizinin yeni bölümü yayınlanmış onu söylemişti. Buse abla;
-Tamam aşkım bakarız. Açarım hemen.
-Dur önce ben üçlü koltukta şu fıstığın üstüne yatayım ondan sonra açarsın.
-Tamam bitanem. Sen haber ver ben açarım.
Eliyle bana işaret etti ve kalktım. Üçlü koltuğun üstüne yastık yatırdı hemen . Yanımda dikilirken yere doğru çöküp külotumu aşağı sıyırdı hemen. Ayak dibine indirdi ve beni yatırdı . Sehpa üzerinde bulunan Buse ablanın sık kullandığı el kremini aldı ve şortunu çıkarıp sıyırıp atınca, banyoda solucana kıyafetini giydirdiğini gördüm. Orada takmıştı kesin. Kremi avcuna döküp onu okşadı hemen. Kremi ona aktardı tümüyle. Biraz daha alıp onuda gezdirdi tekrar.
-Dizi izlerken nasıl yapıcan.
-Yapmiycam sadece temas olacak dizi bitince başlarız.
-He tamam kuzum.
Sağ bacağımı sırt yaslanan bölüme kaldırıp orada bıraktım. Sol bacağımı diz arkasından koluyla tutup kaldırarak üstüme yaklaştı. Solucan zevk odasının giriş kapısına yaslanıp teması başlattı. Temas ilerledikçe gerginlik yarattı bedenim itmek istiyordu ama o izin vermiyordu. Yatarak ağırlık verir şekilde karnını karnıma bastırdı. Sağ eliyle sol bacağımı baldırdan tutarak sol kolunu cekyata uzatıp destek almış şekilde tüm ağırlığını verme gayretine içim izin vermeyince solucana yardımcı olmak için dudağıma yapıştı. Dudaklar aklımı karıştırınca kasılmam azaldı. Solucan bunu fırsat bilip bu o da benim diye yavaş yavaş yerini alıyordu. Aparatın silikonu girişe yaslanınca benim tüm kasılmalarımın solucanın umrunda olmadığını ispatladı. Timo nefes nefese;
-Hayır niye mengene gibi işkence yapıyorsun. Nasıl engel olucanki bana. Benimsin dedim ya. İlla ezeceksin garibi. Hah! Dinledim sanki. Umrumda olmadı.
Yapıştı dudağıma. Silikon aparatın avantajı ile baskı ile ben buradayım diyen 25-30 kere tekrar ettiği yavaş yavaş ileri geri hareketi yaparken;
-Aşkıııım biz hazırız açabilirsin bitanem.
-Geliyorum balımm tamam .
Buse abla gelip diziyi açarken o ileri geri hareketi bitirip dudaklarıma yapıştı. Ardından dizi açıldığında;
-Özet kalsın aşkım.
Özet devam ederken doğrulup iki göğsümüde hafif hafif emerek öptü. Ardından tekrar dudağımı öperek durdu ve dirseğinden destek alıp başını tutarak hafif yan durup TV'ye baktı. Dizi boyunca arada kalp atışı yaptı. Ne zaman solucan sönmeye başlıyordu kalp atışı başlıyordu. Minik harekette oluyordu bazen hani biraz döndürür gibi. Dizi boyunca bundan başka hareket olmadı. Bitince tekrar üzerime geçip;
-Beyza hadi senden zevk çıkaralım.
52 dakika dizi boyunca temas sürmüş ve solucan arada beni hep tetikte ve yüksekliğin bir noktasında tutmuştu zaten. Islaklık sağlamıştı içerde. Çok yavaş çekiyor , çok yavaş ileri gidiyordu. Buse abla yerinden kalkıp yatak odasına gitti. Ancak oraya girmeyip giyinme odasından tekerlekli boy aynasını getirmişti. Bizim yanımıza getirdi bıraktı ama ayarlamadı. Ardından kocasına ;
-Kalk çekyatı açalım hadi.
Beni kucaklar şekilde sarıldı. Oturur şekilde kucağına alıp ayağa kalkınca ben bacaklarımı kalçasina sardım. Kollarımı boynuna doladım. Buse abla çekyati açtı. Bir yastık daha koydu. Timo beni tekrar uzun yastığın üzerine yatırdı. İki avucu arasına alıp yüzümü tutarak kalçasını sağa sola oynatmaya başladı. Ardından sağa sola harekete ileri geri de ekledi. Ritmi bozmadan artı çizer gibiydi. Yüzüme bakıyordu bunu yaparken. Buse abla aynayı benim yatışıma göre sağ tarafa aldı. Bir metreye 40-50 cm.lik diğer aynayı ise iki sandalyeyi birleştirip üzerine yasladı. Düşmesin diye dikkat ederek. Çerçeve hizasına gelecek iki kalın ansiklopedi koydu. Yüzümüz ve bacaklarının dizlere yakın kısmına kadar gözüküyordu üstümdeki hali ile. Benim tüm bedenim bacaklar yanlarda ve dizler kırık olduğum için aynada yansıyordu.
-Buseeeeee! Mengene gibi sıkıyoooor.
-Darlık değil mi sadece.
-Zaten o ayrı deeeeert ama birde mengene gibi eziyor.
-Kız işkence etme kocamaaaaa! Adam zaten telef oluyor .
-Çooook azzz! Hiçte bile sıkmıyoruuuum.
-Niye yalan atıyon Timo Beyza'm yalan söylemez. Dayanamıyorum de dürüst ol.
Timo hareketi kesip durdu ama kan pompalayan kalp atışı gibi hareketi yaparak yüzüme bakıp;
-Dün den beri en çok hoşuna gidenler ne kuzum.
İlkinin yaşandığı anda sorsa cevap veremezdim. Çekingen ve utangaçtım sevişiyor olsakta. Ama bu kaçıncı idi ve muhabbet gelişmiş keyifli olmuştu.
-Hepsiiiii!
Kısık sesle çıkmıştı. Timo;
-Ya konuş anlat işteeee!
-Yaaa ! Ben bu kadar yaşamadım ki hiç. Zaten doluydum. Çok fena bir şey sen giriyon çıkmıyorsun. Kaç saattir içimdesin dünden beri. Hepsi güzel hepsi muhteşem.
-Rahatsız değilsin demi? Yoruldu isen kesebiliriz.
-Yaaa! Onu mu dedim ben?
Sağ mememi hafifçe emer veya sudan yudum alır gibi tarif edebileceğim kısa bir kaç öpücük alıp.
-Tamam bitanem zaten çıkarasım yok sadece sorayım dedim.
Yüzüme hiç niyeti olmadığını gösterir bakiş hakimdi. Bende;
-Çıkartma zaten doyarmıyım , doydum mu? Ben şuan burda ne yaşıyorum şuan hiç bilmiyorum. Sanki muhteşem bir rüya ve uyanmak istemiyoruuuum. Çok iyi , huzurlu acayip bir şey.
-Tamam bitanem.
Dudaklarımı emer şekilde küçük öpücükler oldu.
-Ama ben şunlari öpemiyorum fazla.
Dizlerini toplayıp boy ayarı yapar gibi başını eğip göğüslerimi izledi ve sağ ile başlarayarak iz bırakacak kadar değil ama biraz kuvvetli sekilde emmeye başladi. Hoyratlıktan çok yumuşaklık vardı ağzında . Vakum gibi incitmeden. Dilinin hakimiyeti ile oyuncak gibi oynuyordu. Koca ağzının içine doldurmuştu ne kadar alabilirse. Ardından ötekine geçti. Kan pompalıyor ve ben buradayım diyordu solucan tüm çevresini kaplayan iç duvarlara. Davul çalar gibiydi. Sonra dudaklarıma yapışıp emdi baya nefessiz bırakmak istercesine. Bırakıp;
- Yani memnunsan sevindim. Bitsede içerde kalmak istiyorum.
Gözlerimi gözlerine dikip
-Hiç sorun değil tamam mı? Canın nasıl isterse öyle yap. Bende isterim.
Dedim. Gülümsedi gözleri de ve mutlu olup;
-Offfffffff! Offfffff! Beyzaaaaaa!
Diyerek geri swrt çekip, sert şekilde ileri bastırdı. Yaparken ayırmadan gözlerime baktı. Tekrar yapınca ;
-Aaaaayyyyhhh! Offf!
Diye cümlesine ekledim.
-Acıdımı kuzuuuuum. Özür dileriiiiim.
-Acımıyoooo! Sadece gerginlik ve sızııı dert etmeee!
-Ufff! olmasın kuzumaaaa! Kıyamaaaam Beyza'm.
Hem öyle diyor hemde bastırarak döndürüyorsun gözlerime bakıp adam. Birde uf olmasın diyorsun. Sadece uf olmuyor ki, çok fena oluyor asıl. Ona bu durumu anlatan ve devam et diyen bakış attım alt dudağımı ısırıp. Gözlerini kapatıp tatlı gülüş ile tekrar çekti ve tekrar girdi sertçe. Sonra yavaş çekimde, ona işkence gibi gelen dar yerde bazen gözlerini kısıp , bazen iyice açıp zevk arıyordu.
-İşkence resmen gerçekten işkenceee!
-Eee! Duuuur sendeeee illa oynatmak zorundamııııısın atlı mııı kovalıyoooooor?
Solucanla savaşımın ağzıma vuran sesleriydi bunlar. Onun buharlı hos kokulu nefesi de her zamanki gibi bir parmak mesafeden dudaklarına ve yüzüme vuruyordu. Genel olarak o yutkunarak hareket ediyordu. Arada geliyordu yakıcı nefes. Ter akıyordu şakaklarımdan. Karnım göğüslerim ve onun kasları ter ile kaygan zemin oluşturmuştu aramızda. Göğüslerim karın kasları ve mermer gibi göğüslerime masaj yapıyordu. Ellemesine avuçlamasına gerek olmadan.
-Atlı kovalamıııyor ama senin zevkten yüzünün şekil şekil hallere girmesiiii hoşuma gidiyoooor.
Her kelime uzuyordu ağzında. Hareketin süresine yavaşlığına uygun. Diğer uzun ama 80 cm genişliğindeki üst kısmı oval ayna da, bize yakın ama yatağa 70-80⁰ ye açi ile duruyordu. Kalçasının oynayışı ve yüzlerimiz belli oluyordu orada da. Benim dudaklarımı emerken çaktırmadan baktım. Kalçası öpücük esnasında insafsız şekilde dönüyordu. Öpücük bitince duruyordu. Öpücük bitince de yüzüme bakıp hafif şekilde döndürmeye devam ediyordu. Zevk yükseliyor içimden patlama isteği geliyordu. Başım sağa sola çok oynuyordu böyle durumlarda. Topuklarım kuvvetli şekilde bastırıyordu çekyata. Buse abla;
-Hemen değil aşkım sakiiiin.
Durdu ve yüzüme baktı. Kıvranışlarım yüzünden bir anda durması ile panikleyen bedenim titriyordu istemsizce kasılmalar oluyordu. Tam üçüncü göze öpücük kondurdu uzun uzun. Endorfin dopamin ne varsa hücum ediyordu damarlarıma.
-Doğru söylüyorsun niye bitsin.
Öpücükler başladı. Kurbağa gibi dizlerini toplamıştı. Ancak gövdesi üzerimde idi. Buse abla ayaklanmıştı yine ve kumaş falan elinde geldi. Kumaşla ayak bileğimi bağladı. Diğer ucunu çek yatın aşağı zemin ayağına bağladı. Aşırı gergin değildi ama dizlerim toplanmayacak şekilde idi az biraz kırabiliyordum. Diğer ayağıma bağladı ve onuda aşağı sarkıtıp bağladı. Niye yapıyor merakı vardı ama dert değildi bacaklarım 90⁰ (derece) kadar açılmıştı bu sayede. Oturuşunu değiştirip aşağı kaydırdı. Şınav pozisyonuna geçti ve yüzüme baktı. Buse abla ıslak mendille yüzümün boynumun terini sildi.
-Aparat var kuzum biraz dene bakalım. Acıtma ama baskı olsun.
Komut gibi uydu Timo geri çekip ileri doğru baskı uyguladı. Yumuşak silikon aparat girişi kaplıyor ve onun baskısı ile arada eziliyor gibiydi. Canım yanmıyor diyemem sızı kadar oluyordu sadece. Ancak onun gövdesini yüzünü izlerken dikkatimi bile dağıtacak derecede değildi. Geri ve ileri harekette şekil değiştirip gerginleşen kasların görseline ve yüzüne bakıyordum. Her baskıda ayaklardaki kumaş gerilip gövdemi sabit tutuyordu. İleri baskıda bir iki tur kalçasını döndürüyor tekrar geri çekiyor ve aynı yavaşlıkta ileri hareket oluyordu. Hız olmadığı için zevk olsada patlamaya gidecek kadar değildi. Başımı yana çevirip aynaya baktım. Az biraz kırılsa da gergin bacaklarım kalçasını oynatış şekli ile hareket ediyor , gövdemde buna eşlik ediyordu. Durdu ve;
-Sen böyle seviyor musun?
-Ben üstümde yatınca daha çok seviyorum ama sen nasıl yaparsan yap sıkıntı değil.
-Ben yüzünü ve biraz gövdeni göreyim diye istedim. Kadının gövdesinin ileri geri giderken hareket etmesine bayılırım Beyza.
DEVAM ETSİN Mİİİİİİİİİ?
YORUM YOK, CHAT VAR, EN AZİNDAN BİR İKİ KELİME YORUM ATİN
Comments