Asıl Macera Şimdi başlıyor (bölüm 11)
KİTABIM VE BOLUMLERI HAKKINDA BANA CHAT ÜZERİNDEN GUZEL YORUMLARLA GELEN HERKESE TEŞEKKÜR ETMEK ISTERIM. KITAPTA BOLUMLERI OKURKEN AŞAĞİDA MAVI DİKDÖRTGEN KONUŞMA BALONCUĞUNA BASARAK GÖRÜŞLERİNİZİ CHAT UZERINDEN BELIRTEBILIRSINIZ. BU ZAMANA KADAR NEZAKETLE FIKIR BELIRTEN HERKESE TESEKKUR EDERIM.
Önü kabarmıştı. Tahrik olduğu belli idi. Kapıya gelip anahtarı soktuğunda soktuğumdan kapı açıldı ve bana eliyle buyur işareti yaptı ben içeri girdiğimde direkt çantamı bulduğum ilk koltuk üzerine bıraktım ardından üstümde bulunan ince kot gömleği bir kenara attım tişörtümü ve ne çıkartıp sporcu sütyenimle karşısında durdum altındaki siyah renk taytı sıyırarak aşağı indirdim tamamıyla karşısında sütyen ve külot olarak duruyordum bana bakıyordu
-Çok fenasın Beyza bu kadar etkileneceğimi düşünmedim.
Hiç ses çıkartmadan sporcu sütyeni çıkartıp bir kenara attım gözlerini kısdı ve tekrar açarak iştahlı bir şekilde baktı. Ben bu işi bakışları kaçırmak istemediğim için elim belimi atarak sporcu kilodu aşağıya doğru sıyırdım ve ayaklarının dibine atarak parmaklarımla biraz ileri bir yere doğru fırlattım gözleri fal taşı gibi açılmıştı şaşkındı.
-Ooo my god. Bu ne ! bu ne! Ben böyle bir şey beklemiyordum yani gözümde seni soymuştum ama bu kadar güzellik tahmin edilecek gibi değilmiş. Teninin rengi, fiziğin hatların, elbisendeyken bile belliyken şimdi çıplak olarak seni görmek mahvetti beni. Ben de hemen soyunabilir miyim?
-Lütfen Göktürk biraz çabuk. Ben de seni seyretmek istiyorum böyle.
-Emre dersin sen hemen.
Külotu çıkarttığında çok mutlu oldum. Çünkü Timo'nunki gibi değildi. Bir tık ondan ince ve bir tık aşağı kalınlıktaydı. Çok rahat ve huzurlu hatta çok da zevkli anların yaşanacağını, zorlanmaya gerek kalmadan muthiş sevişme yaşayacağımı anladım. Bu Timo ile yaşananları kötü dediğim anlamina gelmesin sızı ve acı olmayacakti fazla bunu anlamıştım. Ancak onunla yaşanan her an müthişti bunu inkar edemem.
-Göktürk ? biraz krem veya benzer bir şey var mı?
-Var kuzum bekle. Prezervatif de alayım.
-Gerek yok bilinen hepatit B-C durumun yoksa tabiki.
-Hayır yok. Raporum var hatta üç ayda bir kontrol olurum. Sen hapmı kullanıyorsun spiral mi?
-Hap kullanıyorum Buse abla yardımcı oluyor bana hergün uyarır içerim hap.
-Baya tanıyor ve açıksın ona karşı sanırım?
-Ohooo! Bizim kankalığımız ayrı boyutta balım.
Hemen banyo olduğunu tahmin ettiğim yere girdi ve getirdi güneş kremi idi. Ona;
-Sür hadi. Çabuk ol. Seni istiyorum hemen.
-Çabuk diyorsun soyunduğum andan berimi?
-Hayır dün seni Buse ablada gördüğüm andan beri.
Yüzüme bakarak kremi avucuna döküp oraya yedirdi karşımda.
-Beklemeden mi? Evet beklemeden.
Yastık alıp kalça altıma koyarak koltuğa oturdum. Arkamdaki yastığı kaydırıp biraz daha yarı yatar gibiydim. Karşımda durup eğildi ve dizleri üstünde durdu. Temas için bastırdığında Timo'nunki gibi olmadı hafif zorlansada ilerliyordu santim olarak. Ancak solucanı hissetmek çok mutlu etmişti.
-Göktürk sadece içerde ol biraz muhabbet edelim. Hemen sevişme olmasın.
-Bol vaktimiz var bende öyle düşündüm sen hız deyince çok ihtiyacın var diye böyle yaptım.
-Yok teması isterim ama sevişme olmasın hemen seni ve onu hissetmek istiyorum konuş benimle ne olur.
Çocukluk ve Timo ile olan anılarını anlattı. Çok tatlı dilli ama oturaklı idi. Çocuksu tavır yoktu. 28 yaşinda olgun bir erkekti. Bir ara durup ona kalp atışını anlattım. Keyifle yapmaya başladı. Ona;
-Beni öper misin?
-Dudaklarını mı?
-Canının istediği her yeri. Ama sakın çıkayım deme oradan. Öperken iz bırakmadan aşırı sert olmadan emmeni rica etsem
-Tamam Beyza. Sen merak etme.
Yumuldu üstüme. Çok tatlıydı. Seyrediyordum yüzünü özellikle göğüslerde uçları ve çevresini öperken. Alabildiği kadar ağzına alıp emerken ki hassas tavrı çok mutlu etti beni.
-Böyle iyi mi?
-Muhteşem Göktürk bey. Bu konuda baya iyisiniz beyefendi.
-Size hizmette elimden geleni yapmaya hazırım kraliçem.
Beeeeen sanaaaaa kurban oluruuuuum. Diyecektim demedim. Kraliçeliği kabullenme ukalalığı ve tatlı şımarıklığı yüzüme yansıtıp teşekkür gülücüğü attım utanır gibi. Gülümsedi ama olgun bir eda ile.
-Seni yatak odasına götürmek isterim. Sınırların var mı yapmam istemem dediğin?
-Sana yok Göktürk ne istersen yapabilirsin. Pozisyon veya değişiklik ne istersen serbest sana. Bedenim serbest bölge senin için yani.
-İçeri mi dışarı mı bırakayım boşalma işini.
-Dışarı olursa döverim seni bunu bil Göktürk.
-Hımm çok korktum emredersin kraliçem.
Beni kucakladı ve öptü.
-Çok sinirliyimdir.
Deyip kaşlarımı çattım. Gülümseyerek;
-Ooooov bu sinirle nasıl baş ederim bilmiyorum ben.
Odaya götürdü. Sade ama özenli bir yatak odası idi. Onu düşünüp ana odaklanmaktan salona bakmayan ben Yatak odasını incelemiştim.
-Yastık koy altıma.
-Aklımda kuzum minyon ve miniciksin bende seni hissetmek isterim. Yatağa gömülürsen nasıl hissedeyim bu nefis vücudu.
-Çok mu miniğim. Yaşin yetişkinlik yaşını geçsede, görüntün tam bir ergen gibi. Dışarda görsem 15-16 derim yüzüne. Ayrıca makyaj yapmadan bu kadar renkli dudaklar ve ten .
-Gözlerimde kirpikler ve kaşlarda var biraz.
Yüzüme bakıp derin bir ileri geri hareket etti. Gözlerini kısarak yaptı bunu.
-O kadar öküz mü sandın makyajdan anlarım.
-Ya öyle demodöömm.
Dudağıma yapıştı öpücükten sonra.
-Ne demek istedin.
-Yok bişey demedim.
-Biraz bir tadına varayım.
Şinav pozisyonunda üzerimde doğruldu. Bedenine bittim. Minik minik her yerde oynayan kaslar. Nerde yetiştin sen mübarek dedim içimden. Boyutu ile zorlansa da Timo ile olandan daha rahat hareket etmesi çok güzeldi.
-Tecrubeli olduğun önceden ilişki yaşadığın belli ancak bu aşırı dar oluşuna anlam veremedim.
-Doğum ameliyat vb haricinde fiziksel anatomik özellik. Buse ablada aynısı.
-Onunkini görmedim. Yengem oluyor ne bileyim.
-Hayat bu belli olmaz.
Yüzüme manalı baktı anlamadı diye düşündüm.
Sakin sakin hareket ediyordu. Onu seyrettiğimi biliyordu. Kasıklarına kadar baktım. Ama hareketlerinin verdiği zevkin sesleri ağzıma gelmeye başladı. Oh! Ah! Ouuv!
-Devam edeyim mi durayım mı?
-Yorma kendini şuan içerde olman yeterli zaten. Vaktimiz bol. İstediğin kadar boşalırsın.
-Tek olmayacak yani Beyza öyle mi duydum.
-Bir tane ile sana yani bu vucuda nasıl doyayım adam. Tabiki en az iki olsun.
-Yani iki -üç de olur diyorsun.
-O sana kalmış .
-Yorulursan peki.
-Sen benimle yarış etme serbest bölge dedim sayıya da , ne yapacağına da sen karar ver. Ben en az iki dedim. Keyfin nasıl isterse adaaam.
-Adaaaam güzel laf hoşuma gitti.
Bastırarak ileri geri hareket ediyordu. Üstüme yattı. Yüzüme bakarak kendini yormadan ne hızlı, ne de yavaş olmadan. İleri geri ve arada daireler çiziyordu. Yüzüne baktıkça bittim ona. Çok tatlı ve seksi idi. İyiki tanıştık dedim içimden.
-Eğer bugün hoşuna gidersem her zaman beraber olabiliriz partner olarak bunu sana birakıyorum adam.
Bunu deyince suratını gülümser bir kızgınlık kapsadı. O halini yiyesim geldi ama ciddi şekilde bakıp;
-Hoşuma gidersen mi? O konuyu çoktan geçtik bebeğim. Bundan sonra ne sıklıkla buluşacağımız ve beni ne zaman istediğine karar verecek olan sensin Beyza.
-Mümkünse hergün. Ama işin olur başka bir şey olur en fazla iki günde bir mutlaka isterim seni adaaam.
-Emrin olur şu dönemde işim yok , olursa söylerim. Bende mümkünse hergün isterim seni.
-Dedim ya serbest bölge. Çağır gelirim , istersen al gelirim. İstersen adresi öğrendim ben atlar gelirim adam.
-Tamam bitanemmm. Ouuuuuuğhhhh!
Dudaklarını sol boynuma koyup içerde hareketini kesmedi. Ona ;
-Sperm atar gibi de yap . O kalp atışını olur mu?
-Böyle miiii? Böylemiiiii?
Hızlı ve yavaş versiyonunu yaptı hangisi der gibi.
-İkisinide adam. İkisinide arada mutlaka yap.
Nasıl hoşuna gittiğimi tüm konuşmaların öpücükler ve emmeler ile anlatıyordu. Yükseldiğim an kasılıp ezer gibi sıkabılıyordum onu. Hemen hissedip duruyordu.
-Anladım kuzum sen hep öğret bana seni neler mutlu eder.
-Sen bu surat ve vücutla beni zaten mutlu ettin. Birde ses tonuna hastayım resmen dublaj sanatçısı gibi.
-Senle konuşuyor olmak çok hoşuma gitti .
-Emyedeyçin adââââm.
-Bak parçalarım yapma böyle .
Yumuldu resmen yiyor gibiydi her ağzının değdiği noktayı. Solucanın rahat edebilmesi aşırı zorlanmaması iyiydi. Ama bitince üç sevişme sonunda bana darlığın onu çok zorladığını. Bu yüzden geciktiriciler almak istediğini söyledi. Bende tüm dediklerine onay verdim sonunda haklıydı ve onu bulmuş iken kaybetmek asla işime gelmezdi.
ÜÇ DÖRT SEVİSME GÜNÜ SONRASI BİR HAFTA SONU
Buse abla bizi davet etti ve ben annemden izin aldim o hafta sonu. Buse ablalarda kalacaktım. Buse ablada hafta sonu kalacağımı söylemedim. Sadece Göktürk'e bizi davet ediyor dedim.
-Bugün sevişme yok yani.
- Çok fenasın sabırlı ol bak ben bile sabrediyorum.
Neyse uzatmayayım.Buse ablada oturuyorduk. Göktürk 'e benim tüm meseleyi ve yaşadıklarımı anlattı. Bende anlattım eksik kalan yanları. Ve en son Timo ile olanları da ekledik buna. Buse abla "bizle hep devam edemezdi, o yüzden güvenli bir cinsel partner olarak seni düşündük. İstersen açık ilişki olarak bak ama ona yardımcı olmanı isterim her zaman". Göktürk;
-Anladım ama bizim Timo ile olmasına izin vermen cok ilginç. Timo nasıl karşıladı bunu peki. Beyza gibi nefis bir guzelligi kaçırmak istememesini anlarım da.
- Çok mutlu oldu. Bende mutlu oldum hep yanlarında idim.
Şaşkınlığı artmıştı Göktürk'ün. Buse abla eşiyle olan açik ilişkiyi yani grupsal durumları anlatınca.
-Buna gerçekten şaşkınım ama tabiki özel hayatiniz. Ben Beyza ile tanıştığıma çok mutluyum. Onu mutlu eden beni mutlu eder. Güzel bir ten uyumu yakaladık. Kaybetmek istemem.
Buse ablanın telefonu çaldı ve diğer odaya geçti. Göktürk;
-Yani şaşkınım senden duymak isterdim ama soylememeni de anlayabiliyorum. Peki sizi izledimi tüm an boyunca yoksa katıldımı aranıza Buse ablan.
-Bisex değilim heteroseksüelim ama Buse abla bana dokunsa rahatsız olmam.
Tam bu esnada Timo geldi kapıda idi. İçeri girip merhabalar hosgeldin merasimi sonrası,
-Eeee! Anlaştınız mı, nasıl gidiyor hayatınız bakalım.
-Yani öğrendiklerim ile ilginç bir boyut. Ancak biliyorsun eski sevgilimle bende yaşadım aynı şeyleri. Hatta senin o zamanki sevgilinle beraber yaşadığımız anları biliyorum. Hala devam ettiğini bilmiyordum.
-Buse ile iyiyiz ve anlaşıyoruz onu çok seviyorum ama Buse 'de Beyza gibi aynı sendromda. Bu nedenle bende böyle şeye açık oldum renkli geçiyor hayat.
Buse abla geldi yanımıza. Gülerek baktı;
-Bizi eleştirmene bir şey demem ama anlamanı isterim.
-Yok bu konulara yabancı değilim asla. Geçmişte yaşadığımız olayı anlatmıştır kocan.
-Anlatti o yüzden zaten seni düşündük Beyza için. Bu öğrendiklerinden sonra bizle veya Beyza ile iliskine karar vermek sana kalmış.
-Yooo! Beyza ve sizle ilişkim asla değişmez. Timo benim kardeşim onunla aramı kimse bozamaz ve asla yıkılmaz.
Buse abla konuya girdi;
-O zaman aramıza katılmak ister misiniz?
-Nasıl yani .
Timo söze girip Göktürk'e;
-Eskisi gibi kardeş artık seninde hatunun var.
Göktürk bana baktı. Şaşkındı bana bakarken .
-Sen karar ver ben Buse ablanın konuyu açacağını bilmiyordum. Bende senin gibiyim şuan. Erkeğim olarak karar sana ait.
Göktürk Buse ablaya dönüp;
-Yani sen ben karşılıklı ve dördümüz gibi mi?
Buse abla;
-Aynen öyle. Yada bu konuşma aramızda kalır herkes ilişkisinde mutlu olur sana kalmış. İsterseniz ev sizin yukarısı oda boş gidin evinizde gibi hareket edin.
Ben elinden tutup konuşmak için yukarı odaya çıkarttım. Şaşkındı ancak acayip karşılamadı. Konuştuk ama ona acayip gelen durumun asıl Buse abla ile birlikte olmak olduğunu söyledi.
-Onu güzel ve çekici bulmuyor musun?
-Kız onu mu dedim ben dehşet güzel o. Köpek gibi şanslı Timo. Ancak bu teklif ve onunla olmak durumu acayip yaptı ve yüzüme söylemesi falan şaşkınım.
-Anladım ben kararı sana bırakıyorum adam. Sen ne dersen o.
-Ya olsa da nasıl olacak nasıl yapicaz acayip gelen o.
-Neyse boş ver dert etme hadi sevişelim.
Ben mesaj attım Buse ablaya haber verdim. Soyunduk ve yatağa girdik. Temas başladı ve bu esnada. Pikeyi üzerimize almıştı.
-Gözlerini kapat ve Buse ablayı hayal et.
-Nasıl yaaa?
-Kapat gözlerini ve onu hayal et.
Gözlerini kapattı ve ilerlerken içerde kemik gibi oldu bir anda.
-Yaaaa! Demekki hayal edebiliyorsun.
-Yani etmedim değil baya heyecan yaratıcı oldu evet.
Gülümseyerek söyledi bunu . Ben;
-Dur bir arkime mesaj atayım.
Aslında Buse ablaya atmıştım. Beş dakika muhabbet ederken bir an şınav pozisyonunda doğruldu. Oda kapısı açıldı. Gözleri fal taşı gibiydi Göktürk'ün. Bu esnada tümden içeri yerleşmişti. Ezer gibi sıktım onu. Buse abla ve ardından Timo girdi içeri. Ellerinde şarap vardı. Oturmadan önce. Pikeyi eliyle çekip yataktan attı. Göktürk ona ve Timo'ya baktı. Buse abla;
-Devam edin hadi.
Göktürk gülümseyerek ileri doğru bastırdı iyice. Canımı yakmayan , az bir sızısı ile katlanır olan bu baskı ile beni benden almıştı. Varlığı ve hissetmesi güzeldi. Başını yukarda sırtını yay gibi yapıp o sevişmeler esnasında "kaslarını çok seviyorum minik minik bile kasların var arada beni deli ediyor" dediğim vücudunu sergiler gibiydi. İleri bastırdıkça gövdem o baskı ile oynuyordu. Ben;
-Adam karnını yasla bari yatak başına çarpacak kafam.
Dediğimi yaptı ve öyle devam etti baskıya. Buse abla yanıma gelerek eğildi elimi tuttu.
-Anlattığın gibi varmış sırtı göğsü karnı süper.
Kemik gibi oldu Göktürk'ün organı. Buse abla ona bakarken resmen boyutu arttı. Heyecan basmıştı. Buse ona doğru dönüp.
-Onu orgazm et ama boşalma. Sonra sıra bende seni sınav yapayım.
Ben hemen Göktürk'e dokunup;
-Hadi canım bekleme bu seferlik uçur beni çabuk bitir.
Göktürk hız yapmaya başladı. Ancak sanki heyecan yüzünden boşalma sıkıntısı hissetti dikkati dağılmıştı. Ancak ben onu bekletmeden kendimi hazırlayıp zevke bıraktım ve patlamayı yaşadım. Durdu ve bana baktı bu esnada. Ben;
-Hadi yavaşça çık. Sınavın var.
Benim içimden çıkıp oturdu. Buse abla ona steril mendil verdi ve o solucanı onunla temizledi. Akabinde Buse abla askılı bol ince pamuklu kumaş elbiseyi kollardan aşağı sıyırdı attı. Sütyen külot yoktu. Buse abla yatağa dizlerini koyup onu dudaktan öptü ve eliyle itip yatağa yatırdı. Beklemeden eliyle onun solucanı okşadı avcunda ıslak bir şey yada krem olduğu belliydi. Denk gelme ile yavaş yavaş oturmaya başlayınca benim Göktürk çok fena oldu gözlerini kapadı. Timo elimden tutup odadan beni çıkarırken Buse abla dik duran altı kalem tutmayan göğüslerini tutması için onun ellerini alıp oraya götürdü. Ata biner gibi oynuyordu üstünde. Onları kapı eşiğinde üç dört dakika izledim. Göktürk tutuktu heyecanı vardı. Timo kolumdan tuttu çekti odadan.
- Çekinmesin gel rahat bırak onları.
Görüntü gözümden gitmiyordu. Buse ablanın onun üzerindeki hali. Çok fena bakıyordu gözleri kötü mitoloji tanrıçaları veya mistik bir cadı gibi. Hayran kaldım özgüvenli haline. Timo tuttu kolumdan götürdü. Aşırı tahrik olmuştum.
-Ya izliycektim aşırı tahrik oldum yaaa.
-Ben senin tahrikini alırım gel buraya özledim seni bebeğim.
-Yaaaa! Çok mu ?
-Dur bak göstercem.
Bilgisayarı açtı ve önüme koydu. O da yani onların sevişmesi gözlerimin önünde idi. İnanılmazdı hatta iki yerden görüntü vardı. Üstten oda köşesinden ve tuvalet masası sandalyesinden.
-Merak etme sadece temizlikçi ve evde kimse yoksa görüntü kaydı alır. İzle hadi.
Benim adam Buse ablanın üstte hareketlerini izliyordu hayran hayran. Buse abla eğilip onu öpüyordu. Bu esnada benim karnım ve kasık bölgeme yastık kondu. Timo bebekyağı ile yağlarken sesi geldi. Üstüme oturdu kalça gerimde. Hedefi bulup girmeden önce bir vibratörü anal yoldan içime soktu. 12-13 cm bir şeydi, 3 cm anca kalınlık. Kendisi ben yüzü koyun iken normal yoldan yani vajinamdan giriş sağladı.
-Aparat yok ama merak etme kuzum dikkatli olacağım.
Olacağından emindim. Bu esnada Buse abla yatağa yattı sevgilim üstüne uzandı. Timo solucanı bırakmış o hedefte kapıyı bulmuştu. Kasılmış şekilde duruyordum, kasılsamda o baş ve gövdesi o kapıyı açacak , içeri girecek zaten o kayganlıkla. Ne kadar kasılırsam kasilayım boşuna bir tepki oluyordu. İlerledikçe davul gibi çalmaya başladı organ, kan toplayıp Beyza ben geldim diyordu solucan. Sevgilim hız yapıyordu biraz sakin olması daha iyiydi. Buse abla ona sarılıp sakinleştirdi. Timo bu esnada yarıyı geçmiş sekilde iken üstüme bıraktı kendini. Laptopu ittirip biraz mesafe koydu ve izlemeye başladık.
DEVAM ETSİN Mİİİİİİİİİ?
YORUM YOK, CHAT VAR, EN AZİNDAN BİR İKİ KELİME YORUMDA OLURSA SEVİNİRİM.
Comments